Rusya Savaşı Kazanırsa Ne Olur? İşte Muhtemel Senaryolar

Türkiye Gazetesi Doğu Perinçek’in oğlu Mehmet Perinçek’in ‘Rusların savaşı kazanması’ ihtimali üzerine yazdığı yazıya gazetede yer vererek okurlarıyla paylaştı. Dr. Mehmet Perinçek savaşı Rusların kazanması durumunda Batılı ülkelerin çekileceğini, alanın Türk şirketlerine kalacağını söylerken Prof. Dr. Caşin, coğrafi, stratejik ve mali açıdan Ankara’nın büyük kaybı olacağını kaydetti.

Uzmanlar, Rusya-Ukrayna savaşının Türkiye’ye etkilerini gazetemize değerlendirdi. Moskova Devlet Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Perinçek, Ukrayna’da mevcut yapının değişmesi durumunda başta turizm, enerji, tarım ve inşaat olmak üzere Türkiye birçok kapının açılacağını iddia etti. Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşin ise “Rusya’nın galip gelmesi durumunda coğrafi, stratejik ve mali açıdan Türkiye’nin büyük kaybı olur” görüşünü dile getirdi. Ukrayna savaşının Rusya’ya yönelik NATO kuşatması olduğu kadar Suriye ve Yunanistan’dan sonra Karadeniz üzerinden de Türkiye’yi çevreleme projesi olduğunu savunan Mehmet Perinçek, “Türkiye bu noktada hesabını iyi yapmalı. Lavrov ilk defa Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ifadesini kullandı. Şayet süreç doğru yönetilirse Rusya bu konuda çok daha farklı adımlar atar. Kıbrıs turizm yanında Rus sermayesinin finans merkezine dönüşebilir. Ayrıca Ukrayna’da Rusların kazanması durumunda Batılı ülkeler tamamen çekilir. Alan büyük oranda Türk şirketlerine kalır. Benim görüştüğüm üst düzey isimler SİHA ve benzer savunma alanındaki projelerin de kaldığı yerden devam edeceğini belirtiyorlar” dedi.

DENGE LEHİMİZE İŞLER

Perinçek, TOGG dahil birçok Türk markasının bu süreçte Batılı ürünlerin yerini alabileceğini ifade ederek Doğu Akdeniz, Karabağ, Türki Cumhuriyetler, Suriye, Libya ve Afrika’da kurulan denge Türkiye lehinde işleyeceğini söyledi. Savaşın durmasına yönelik barış görüşmelerinin mevcut şartlarda çözüm olmayacağını söyleyen Dr. Mehmet Perinçek, “Kiev’in düşmesi kırılma noktası olur. Ondan sonra kurulacak masa, çözüm üretir’ dedi. Ukrayna’da Afganistan örneğinin tekrar etmeyeceğini savunan Perinçek, Putin’i saf dışı etme adına bazı yöntemlerin denendiğini ve başarısız olduğunu kaydetti.

TÜRKİYE KAYBINI TELAFİ EDER AMA RUSYA ÇÖKER

Prof. Dr. Caşın, Rusya’nın tam anlamıyla Ukrayna’ya girerek batağa düştüğünü söyledi. Caşın, “Rusya Ukrayna’nın tüm şehirlerine girse de bu savaşı kaybetti. Bir yanı ile Ukrayna’ya değil tüm dünyaya savaş açtı. Bu savaşı da kazanma ihtimali yok” dedi. Rusya’nın cephede galip gelmesi durumunda ardında ceset bir yapı bırakacağını ifade eden Caşın, “Rusya’nın Azak denizini Rus gölüne dönüştürmesi ve Odessa’yı alması Karadeniz’de yeni bir dönemi başlatır. Bu durum Türkiye’ye dönük fiili tehdit ya da tehlike boyutuna çatışma düzeyine çıkmaz” diye konuştu. Prof. Dr. Caşın, Rusya’nın Ukrayna’yı ele geçirmesi durumunda yaşanacak muhtemel senaryoyu da şöyle yorumladı: Öncelikle bu yapının uluslararası meşruiyeti tartışma konusu olur ve uzun yıllar bu durum değişmez. Ancak bundan daha önemlisi daha şimdiden Ukrayna için yaptığımız gemi elimizde kaldı. Tribün anlaşması, Tank motoru üretimi SİHA projeleri çöktü. Bununla birlikte daha önce yapılan tüm ekonomi, tarım, turizm, enerji ve denizcilik faaliyetleri alanlarında yapılan tüm anlaşmalar biter. Ukrayna’nın başta tarım olmak üzere tüm zenginliğine Rusya çöker ve her hali ile bitmiş bir ülke olarak bırakır Ukrayna’yı. Türkiye’nin hiçbir şartta Rusya ile savaştırılamayacağını vurgulayan Prof. Dr. Caşın, şöyle devam etti: Putin belirli bir dönem sonrası Rus milliyetçiliği stratejisine yöneldi. Bu tercihi de Rusya Federasyonu’nun sonu olacak. Çünkü bu taktik Slav olmayan milletleri tahrik etti, kendilerini tehlikede hissettirdi. Yani silah Putin’i vurdu. Bunu sadece siyaset ve strateji körlüğü ile açıklayabiliriz. Putin şu ana kadar elde ettiği tüm kazanımlarını kaybedecek. Üstelik kazandığını sandıkça daha büyük batağa sürükleniyor. Tüm dünyada yapayalnız kaldı. Sanıldığı gibi arkasında Çin falan yok. Putin’in bu darboğazdan çıkma şansı yok. Türkiye için çok ciddi kayıplara sebebiyet verir. Ancak Türkiye bu eksikliği telafi edebilir. Rusya için ise aynı şeyleri söylemek imkansız.