logo

Çocukların Beslenmesinde Sinsi Tehlike: Oksidasyon

Çocukların Beslenmesinde Sinsi Tehlike: Oksidasyon

Çocukların Beslenmesinde Sinsi Tehlike Oksidasyon-kamumemurlar.com

Hava kirliliği, kimyasallar ve ozon; vücutta oksidasyon etkisini artırıp doku hasarına neden oluyor. Bunun sonucunda çocuklarda bir dizi hastalık gelişiyor. Bu nedenle çocuklarda oksidan ve antioksidan dengesini yerine oturtan besinlerin tercih edilmesi gerekiyor.

Modern çağın olumsuz getirileri arasında soluduğumuz havadan tarladaki ürüne kadar pek çok şey sayılabilir. Bu da özellikle çocuk sağlığında alerjik hastalıklarda artış başta olmak üzere; diyabet, çölyak, haşimoto ve hatta kanser gibi pek çok kronik hastalığa davetiye çıkarıyor. Prof. Dr. Yonca Tabak, bu hastalıklardan korunmak için vücudun antioksidan savunma sistemini güçlendirecek besinlerin tercih edilmesi gerektiğine dikkat çekti.

Oksidasyonun dokularda bir elmanın kararmasını andıran bir etki yarattığını söyleyen Prof. Dr. Yonca Tabak, vücudun bu hasardan korunmak için kendi antioksidan savunma sistemlerini var ettiğini, ancak oksidasyon yükü çok fazla olduğunda da bu savunma mekanizmasının etkisiz kaldığını ve bu nedenle antioksidan savunma sistemini güçlendiren besinlerin bolca tüketilmesi gerektiğini belirtti.

Bağışıklık sistemini güçlendirmek gerekiyor

Bitkisel gıdaların antioksidan özelliğinin hayvansal gıdalara göre daha fazla olduğunu bildiren Tabak, “Beslenme tercihleri bitkisel kaynaklardan yapılır, hayvansal gıdalar daha az tüketilirse ve hayvansal gıdaların içinde de en az atık üretenler seçilirse vücudun oksidan-antioksidan dengesi yerine oturur ve bağışıklık sistemi güçlenir” açıklamasında bulundu.

Doku hasarının önüne geçmek için

Vücuttaki doku hasarının sebep olduğu alerjik ve kronik hastalıklara karşı antioksidan yönünden zengin besinlerin tercih edilmesinin önemine dikkat çeken Prof. Dr. Yonca Tabak; çocuk beslenmesinde mevsiminde olan taze meyve ve sebzelere yer verilmesi gerektiğini beliterek, bir çocuğun havuç, yeşil, sarı, kırmızı dolmalık biber, yeşil ıspanak, semizotu, karalahana gibi sebzeleri, fındık, ceviz, badem gibi kuruyemişleri, nohut, mercimek, kuru fasulye gibi baklagilleri ve tam tahıl gibi bitkisel gıdaları her gün dengeli bir şekilde tüketmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Yonca Tabak sözlerine şöyle devam etti: “Süt ürünleri içerisinde keçi sütünden yapılmış yoğurt, ayran gibi mayalı süt ürünlerini, peynir olarak eski yağlı peynir yerine taze yumuşak peynirleri, kırmızı et yerine balık ve tavuk etinin tercih edilmesi vücutta oksidan doku hasarını azaltacaktır. Yağ seçiminde katı margarin, ayçiçek ve mısırözü yağı yerine zeytinyağı tercih edilmesi birçok kronik hastalıktan koruyacaktır.”

Oksidan en yoğun şekerde bulunuyor

Doku hasarına neden olan oksidanın en yoğun şekerde bulunduğunu belirten Prof. Dr. Yonca Tabak, “Çocuk beslenmesinde tatlıların haftada 1 veya 2’den çok yer almaması gerektiği uyarısında bulunarak, “Çocuklara bol su içme alışkanlığı kazandırılmalı, vücutta yoğun oksidan atık oluşturan kafein içeren kakaolu, çikolatalı gıda, kola ve boyalı gazlı içeceklerden uzak durmaları sağlanmalıdır” diye konuştu.

Kaynak: Bugün Gazetesi

Etiketler: » » » » »
#

SENDE YORUM YAZ

1+9 = ?

Güvenlik Kodu * Time limit is exhausted. Please reload CAPTCHA.

Etiketler:, , , , ,