Son Dakika
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, alt işveren ve onun yanında çalışan işçilerin sorunları ile kıdem tazminatı gibi son derece tartışılan konuların çözüme kavuşturulması gerektiğini belirterek, “Ümit ediyoruz ki, bu seçim atmosferine iyiden iyiye girilmeden bu konuyu parlamentoya taşıyalım. Bu konudaki eksiklikleri ortadan kaldıracak düzenlemeler bir an önce yasalaşsın. Onlarla diyalog içinde bir noktaya gelmemiz gerekiyor. Yüzde 100 işçi ve işverenin dediği olmayacak. Ama bu uzlaşmayı sağlayıp sürdürülebilir olmaktan çıkan kıdem tazminat meselesini ve taşeron uygulamasını mutlaka daha sağlıklı bir sisteme oturtmamız gerekiyor” dedi.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın meclis toplantısının konuğu olan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, akşam yemeğinde çalışma hayatındaki son gelişmeler hakkında açıklamalar yaptı. Kıdem tazminatı konusunun çözülmesi için çalıştıklarını dile getiren Çelik, parlamentoya en yakın zamanda bu konuyu taşıyacaklarını anlattı.
Faruk Çelik, “Alt işveren ve onun yanında çalışan işçilerin sorunları ve kıdem tazminatı gibi son derece tartışılan konuların çözüme kavuşturulması gerekiyor. Taraflarla bu konu başlıkları ile ilgili çalışmalarımız sürüyor. Ümit ediyoruz ki, bu seçim atmosferine iyiden iyiye girilmeden bu konuyu parlamentoya taşıyalım. Bu konudaki eksiklikleri ortadan kaldıracak düzenlemeler bir an önce yasalaşsın. Onlarla diyalog içinde bir noktaya gelmemiz gerekiyor. Yüzde 100 işçi ve işverenin dediği olmayacak. Ama bu uzlaşmayı sağlayıp sürdürülebilir olmaktan çıkan kıdem tazminat meselesini ve taşeron uygulamasını mutlaka daha sağlıklı bir sisteme oturtmamız gerekiyor” diye konuştu.
Çalışma Bakanlığı bir bakandan ibaret olmadığını, işçi ve işveren ile ortak çalışıklarını dile getiren Çelik, kadın istihdamı konusuna açıklık getirdi. Bazı çevrelerin bu konuya tepkilerini eleştiren Çelik, şöyle devam etti: “İnşallah önümüzdeki süreç içinde kadın istihdamı da dahil, kamuoyunda anlatıldığı gibi ‘kadın istihdamına engellemeye dönük bir düzenleme’ değil. Kadın istihdamındaki öne çıkan ana unsurlardan bir tanesi Türkiye’nin genç nüfus sorunun önümüzdeki 2036 yıllarında negatif durum seyretmeye başlamasından kaynaklanan, bilimsel verilerin neticesinde atmamız gereken adımlar var. 2036 yılında belki AK Parti diye bir parti olmayacak. Belki hayatta oluruz olmayız. O ayrı bir olay. Yüzde 7 olan 65 yaş nüfus, 2036 yılında yüzde 14’e çıkıyorsa, böyle kısa dönem içinde Avrupa’daki ülkeler 100 sene sonra bu orana ulaşırken, 25 yılda böyle bir yaşlılık payı ile karşı karşıya kalırsak, kadın istihdamı ve çocuk meselesini, kadına pozitif ayrımcılığı, çalışma hayatından koparmayacak bir şekilde çözüme kavuşturmamız gerekiyor.
Bu veriler elinizdeyken bunlara çözüm bulamazsanız, benim kanaatime göre bu ülkenin geleceği açısından sağlıklı doğru bir adım atmıyorsunuz. Bu milletin sorumluluğunu yerine getirmiyorsunuz demektir. Buna hakkımız yok. Bunları açık açık konuşuyoruz. Belirli çevreler kadın istihdamını engelleme diyor. Böyle bir şey yok. Aksine kadın istihdamı yüzde 21’lerden yüzde 30’lara geldi. Eğitim düzeyinde kadının istihdama katılım yüzde 70’lerdedir. Bir taraftan da eğitim düzeyini yükseltiyoruz. Amaç ne ? Kızıyla erkeğiyle bütün çocuklarımızın eğitim açısından donanım açısından ne gerekiyorsa o imkanların çocuklarımıza sağlanması gerekiyor.”
“İHTİLAF ORTADAN KALKSIN”
“Kesinlikle kadın istihdamını engellemeye dönük olmadığı gibi mutlaka sağlam ve güçlü bir aile, sağlıklı nesiller ama aynı zamanda da istihdam alanında pozitif ayrımcılığı içeren düzenlemeleri getirme gayreti içindeyiz” diyen Çelik,
“Son olarak kıdem tazminatındaki yüzde 9 ile 10 işçilerimizin ancak hak edebildiği bir tablo arz ediyor. Yüzde 90 işçinin tazminat alamadığı bir sistemde yaşıyoruz. Bir yıl çalışma zorunluluğu var. Peki 11 ay çalışırsa ne oluyor ? Tazminat alamıyor. Neden bir ay çalışmayınca almasın. Alsın. Bunu işçiye söylüyorsunuz. Bunu fon sistemine getirelim, aylık maaş şeklinde kendi hesabına çekebildiği ama vatandaşın hesabına 50 lira mı olacak 100 lira mı olacak, kendi hesabına her ay yatsın. Böylece bu ihtilaf 10 yıl sonra 20 yıl sonra işçi ve işveren arasında sorun olmaktan çıksın. İşveren arkadaşlarımız olarak 100 işçinin 15 yıl sonra tazminat hakkı var. Bunu alırken işveren ‘kilidi vurayım’ diyor. Bu işveren için sürdürülebilir değil. İşverenin de bir itirazı var. Ne var ? Nitelikli elemanım ayrılıyor diyor. İşverenin rekabet gücünü kırmamalıyız, Kırarsınız işsiz kalırsınız. Bu diyalog ortamını sürdüreceğiz. Endüstriyel ilişkilerle bu sorun alanlarını çözme gayreti içinde olacağız. Bu konulardaki kararlığımızı sürdürmemiz gerekiyor” dedi.
Bugün Gazetesi
BENZER HABERLER