Son Dakika
Star gazetesinin haberine göre; Türkiye’de GSMH’nin yüzde 75’ini oluşturan aile şirketleri büyük bir riskle karşı karşıya. 10 yıl içinde tümü hissedar kuşak değiştirecek olan bu şirketler kurumsallaşmalarını tamamlayamazsa yaklaşık 400 milyar dolar dağılacak ya da yok olup gidecek.
Ünlü danışman Dr. Haluk Alacaklıoğlu, Türkiye’de kurumsallaşma bilincinin henüz tam yerleşmediğine dikkat çekerek “Türkiye ekonomisinin belkemiğini oluşturan büyük sanayi şirketlerinin hemen hepsi aile şirketlerinden oluşuyor. 10 yıl içinde tümü bir sonraki kuşağa geçecek olan bu şirketler kurumsallaşma sorunları nedeniyle dağılma ya da yok olma tehdidi altında” dedi.
Seferberlik başlatılmalı
Türkiye GSMH’sinin 773.3 milyar dolar olduğuna ve PwC’nin araştırmasına göre Türkiye’de aile şirketlerinin GSMH’nin yüzde 75’ine karşılık geldiğine değinen Alacaklıoğlu, şöyle devam etti:
“Bu 580 milyar dolar demek. Dünyada yüzlerce araştırma ile saptanan istatistiksel gerçeklik bir sonraki kuşağa geçiş oranının yüzde 30’larda kaldığını gözler önüne seriyor. Bu da 580 milyar doların yüzde 70’inin yani yaklaşık 406 milyar doların yok olup gitme riskiyle karşı karşıya olduğunu bizlere gösteriyor.” Bunun şirket hissedarları ve Türkiye ekonomisi için büyük bir risk olduğunu ifade eden Alacaklıoğlu, şirketlere biran önce aile anayasası oluşturmaları önerisinde bulunurken, devletin de STK ve eğitim kurumlarının da desteğiyle kurumsallaşma seferberliği başlatması gerektiğini belirtti.
İleri ekonomilerde yüzde 50’i aşıyor
Haluk Alacaklıoğlu, dünyada aile anlaşmalarının modern ve ileri ekonomilerde hızla arttığını söyledi. Türkiye’de henüz yaklaşık 100 şirketin aile anayasasına sahip olduğuna ancak bu sayının yavaş da olsa arttığına dikkat çeken Alacaklıoğlu, ABD’de aile şirketlerinin yüzde 54’ünün, İspanya’da yüzde 40’ının, İtalya’da ise yüzde 35’inin yazılı anlaşmalara sahip olduğunu dile getirdi.
‘O araba alıyor, biz hurda kullanıyoruz’
Alacaklıoğlu, aile şirketlerini zora sokan konuların yüzde 80’inin bireylerin beklenti ve endişeleri ile ilgili, yüzde 20’sinin ise işle ilgili konular olduğunu söyledi. 1
15 yıla yakın süredir Türkiye’de ve dünyada kurumsallaşma çalışmaları yaptığını ifade eden Alacaklıoğlu, aile şirketi sahip ve mensuplarından aldığı doğrudan yorumların bazılarını şöyle sıraladı:
-Eğer kardeşim, yeğenimin terfi etmesini istiyor ama ben istemiyorsam ne olacak?
-Onun eşi neden benim eşimden daha fazla kazanıyor?
-Benim oğlum aile işine alınmadı ama onun oğlu girdi. Bu nasıl iş?
-O kendisine her yıl araba alıyor şirketten. Biz hâlâ bu hurdayı kullanıyoruz! Tasarruf yap deniyor.
-Kuzenim eşine hisselerinden verir de boşanırlarsa ne olacak?
-Emekli olmak istiyorum. Ancak çocuğum da yok. Hisselerimi ne değerle kime satabilirim?
BENZER HABERLER