Son Dakika
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Toplu sözleşme taleplerini yaptığı basın açıklamasıyla Devlet Personel Başkanlığı’na teslim etti.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Toplu sözleşme taleplerini yaptığı basın açıklamasıyla Devlet Personel Başkanlığı’na teslim etti.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın’ın açıklamasının satırbaşları:
Kamu görevlileri açısından yeni kazanımlara, kamu görevlileri sendikacılığı açısından yeni eşiklerin aşılmasına zemin oluşturacak 4.Dönem Toplu Sözleşme’ye dair tekliflerimizi teslim etmek için buradayız.
Toplu Sözleşme masasının gündemini oluşturacak tekliflerimizi birazdan Devlet Personel Başkanlığı’na sunacağız.
Türkiye’nin en büyük emek hareketi ve toplu sözleşme masasının yetkilisi Memur-Sen olarak; kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayacak, “Büyük Türkiye” söylemiyle uyumlu olacak tekliflerle masada olacağız.
Biz Memur-Sen olarak; Toplu sözleşmenin ana unsurunun rakamlar değil kamu hizmeti sunan insanlar olduğu yaklaşımıyla hareket ediyoruz.
Bu yönüyle, toplu sözleşme masasına maliyet, külfet ya da bütçe yükü gibi kavramlar üzerinden anlam yüklenmesini reddettik.
Toplu sözleşmeyi, hem süreç hem de sonuç noktasında adalet, hakkaniyet ve nesafet kavramları üzerinden temellendirdik.
Bu çerçevede, dört işleme ve hesap makinesine ayarlı değil adil işlere, izan ve insaf akidesine dayalı bir toplu sözleşme süreci hedefliyoruz.
Kamu İşvereninin ve siyasi iradenin, bütçe disiplini, mali imkanlar, cimriliğe odaklı hesaplar üzerinden şekillenmiş bir stratejiyle masaya gelmesini doğru bulmayız.
Memur-Sen olarak bizim de paydaşı olduğumuz “Büyük Türkiye” iradesinin, “Büyüyen Türkiye” deklaresinin bütününe yansıdığı, hükümlerine yansıtıldığı bir toplu sözleşme metni için masada ter akıtacağız. Kamu İşverenin de aynı hedef ve hassasiyetle, tekliflerle masaya gelmesi gerekiyor.
Siyasi iradenin ve Kamu İşverenin bize sunacağı teklifler kamu görevlilerini ve bizleri gücendirmemeli, germemeli, Aksine, Türkiye’nin 2023 vizyonu noktasında güven vermeli, inandırıcılığı beslemeli.
Geçmiş dönem toplu sözleşme ve toplu görüşme süreçlerinde karşılaştığımız, teklif vermekten uzak duran, ısrarla teklif sunmaktan kaçınan Kamu İşvereni fotoğrafıyla bu dönem karşılaşmak istemiyoruz.
Her yıl bütçe hazırlayan siyasi iradenin, kamu görevlilerinin haklarıyla ilgili olarak iki yıllık süre içerisinde teklif hazırlığı yapmaması doğru da inandırıcı da değil.
Üç yılı kapsayan orta vadeli mali plan ve programlar hazırlayan iradenin, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını, özlük haklarını konu edinen teklif hazırlamakta yetersiz kaldığını, isteksiz olduğunu düşünmek istemiyoruz.
Memur-Sen olarak, görüşmelerin başlamasından bir hafta önce tekliflerimizi bugün itibariyle Kamu İşverenine sunuyoruz. 1 Ağustos’taki ilk oturumda, Kamu İşvereninin de tekliflerini bize sunmasını bekliyoruz.
Memur-Sen olarak, toplu sözleşmeye dair genel ve değişmez hedefimiz nettir. Kamu görevlilerinin hakkını eksiksiz almak, beklentilerini kazanıma dönüştürmek, mevcuttaki sorunlarını çözmektir.
İnsan onuruna, insanca yaşamaya uygun mali ve sosyal hakları, imkanları kamu görevlilerinin kazanım hanesine eklemektir. Saygın iş anlayışına uygun çalışma şartlarını, özlük ve sosyal güvenlik haklarını kamu görevlilerine temin etmektir.
Bu genel bakış kapsamında 4. Dönem Toplu Sözleşme’de hedefimiz; kamu görevlilerinin ve emeklilerinin maaşlarının, aylıklarının, ücretlerinin, ödeneklerinin hak ettikleri düzeyde ve adil paylaşım perspektifiyle arttırılmasıdır.
Toplu Sözleşmeyi, mevcuttaki mali imkanların, sosyal yardımların, özlük haklarının arttırılması, mevcuttaki çalışma şartlarının iyileştirilmesi, hali hazırdaki demokratik ve soysal haklarının korunması/geliştirilmesi sınırlılığında görmüyoruz.
Yeni hakların, yeni mali ve sosyal yardım imkanlarının hayata geçirilmesine, kamu görevlilerine mevcutta olmayan demokratik ve sosyal hakların verilmesine yönelik eşitler arası bir pazarlık ve uzlaşma zemini olarak da görüyoruz.
Geçmiş dönemde imzamızın bulunduğu toplu görüşme ve toplu sözleşme metinleri, bu perspektifimizi teyit ediyor. En yakın örnek kamu görevlilerinin Cuma Namazı konusunda yaşadıkları mağduriyeti ortadan kaldıran 3. Dönem Toplu Sözleşmesi hükmüdür.
Milletimizin hassasiyet gösterdiği konuları, hakları kamu personel sistemine, kamu görevlilerinin hakları arasına dahil etmek için ter akıtmayı doğal sorumluluğumuz kabul ediyoruz.
Bu kapsamda, “helal gıda”, “Hac farizası izni”, “dini bayram ikramiyesi” ve benzeri konu başlıklarına 4. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerimiz arasında yer verdik.
Memur-Sen’in 4.Dönem Toplu Sözleşme tekliflerinin mali haklara ve sosyal yardımlara ilişkin tekliflerinde ise herkesin kabul ettiği, Kamu İşvereni’nin de aksini iddia edemeyeceği gerçekleri dikkate aldık.
Bu gerçekleri şöyle özetleyelim;
“İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” değerin vücut bulduğu bir coğrafyada yaşıyoruz. Fakat, 4/C, taşeron işçiliği, sözleşmeli istihdam gibi insanca yaşamayı, insanı yaşatmayı zorlaştıran istihdam türlerini halen uyguluyoruz. Kadrosuz değil, sorunsuz istihdamın hedeflenmesini bekliyoruz. Bu kapsamdaki arkadaşlarımızı hem memur edelim hem de memnun edelim.
Hedeflenen enflasyon ile gerçekleşen enflasyon ne yazık ki eşit değil. Enflasyon farkı ödenmeyen yıl yok. Maaş artışını enflasyon değil toplu sözleşmenin tarafları belirlesin, kamu görevlileri gerçekten enflasyona ezdirilmesin.
Türkiye ekonomisi büyüyor fakat kamu görevlilerinin maaş bordrolarına bu büyüme yansımıyor. Sermayeye, finans kesimine teşvik paketleri, vergi afları çıkarılıyor. Kamu görevlilerine “mali disiplin” ve “bütçe imkanları” nazları yapılıyor. Artık, kamu görevlileri ferahlamak ve bunun için de refahtan pay almak istiyor.
Sosyal güvenlik açığı denilerek emeklilik yaşı yükseltildi fakat “maaş yitiği” olan emeklilerin maaşı olması gereken düzeye yükseltilmedi. Nüfus artış hızı düşüyor deniyor fakat eş-çocuk yardımı tutarları “teşvik” hükmünde bir düzeye çıkarılmıyor.
Kamu görevlileri, gelir vergisinin “sadık mükellefi” ve vergi uygulamasının “kadim mağduru” konumundadır. Yılın ikinci yarısındaki maaş zammını, vergiye aktarıyoruz. “Artık bi zahmet, gelir vergisinde adalet” diyoruz.
Bu gerçekleri artırabiliriz. Toplu sözleşme sürecinin ilerleyen aşamalarında bunları ifade edeceğiz. Şimdilik toplu sözleşme tekliflerimizi belirlerken kullandığımız doneleri ve uyguladığımız yöntemi, işlettiğimiz süreçleri ifade edelim.
Şüphesiz, üyelerimiz başta olmak üzere kamu görevlilerinin beklentileri, önerileri, talepleri en önemli verimiz. İşyeri ve ilçe temsillerinden, şubelere, sendikalarımızın genel merkezlerine bütün birimlerimizin sahadan topladıkları, kamu görevlilerinden aldıkları görüşleri esas aldık. Genel Merkezin bakışını değil herkesin katkısını, katılımını esas alan, tabandan tavana yönelen bir perspektifle tekliflerimizi belirledik.
Kısa, orta ve uzun vadeli enflasyon realitesi, enflasyon hedefindeki sapmalar, büyüme-maaş karşılaştırmaları, 2018 ve 2019 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Plan, mevcut bütçenin gerçekleşme verileri, ihracat-ithalat rakamları incelendi.
Döviz kuru ve faiz oranlarındaki değişimlerden, emtia fiyatlarındaki değişimlere, hem ülke hem de küresel düzleme ilişkin makro ve mikro verilerden, siyasi, diplomatik, sosyo-ekonomik gelişmelere bütün bileşenleri dikkate aldık.
Türkiye’nin mevcut kapasitesini, potansiyelini, sermayeye dönük teşvik paketlerinin maliyetini, af uygulamalarının bütçe kalemlerine etkisini, destek uygulamalarını, istisna ve muafiyetleri masaya yatırdık.
Yakın dönemde gerçekleşen kamu işçilerine yönelik toplu iş sözleşmelerine zemin oluşturan çerçeve sözleşmeyi, 15 Temmuz ihanet kalkışmasının ve öncesindeki Türkiye’ye yönelik operasyonların etkilerini, bu türden engellemelerin milletimiz üzerinde oluşturduğu birlik ve motivasyonu realize ettik.
Bütün bunlar ışığında hazırladığımız taslağı, teşkilatımızla farklı zaman aralıklarıyla inceledik, değerlendirdik. Son olarak gerçekleştirdiğimiz Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantımızla 4. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerimize, Devlet Personel Başkanlığı aracılığıyla Kamu İşvereni’ne sunmak ve kamuoyuna deklare etmek üzere nihai şeklini verdik.
Bu kapsamda, toplu sözleşme masasının yetkili Konfederasyonu Memur-Sen’in 2018 ve 2019 yıllarını kapsayan 4. Dönem Toplu Sözleşmesine ilişkin teklifleri genel hatlarıyla şu şekildedir.
1) KÜMÜLATİF OLARAK MAAŞLARA EN DÜŞÜĞÜ YILLIK %16.60 İKİ YILLIK %38.52 ORANINDA ZAM YAPILMASINI İÇEREN ÜÇ ALTERNATİFLİ TEKLİFLE ve MASADA OLACAĞIZ.
1. Alternatif: Aylık, Taban Aylık ve Yan Ödeme katsayılarına
2018 yılı için: Birinci Altı Ayda %10, ikinci Altı Ayda %6 Zam
2019 yılı için: Birinci Altı Ayda %10, ikinci Altı Ayda %8 Zam
2. Alternatif:
2018 yılı için: 1 Ocak 2018’den geçerli olmak üzere Taban Aylığa 75 TL Net zam
Aylık, Taban Aylık ve Yan Ödeme katsayılarına; Birinci Altı Ayda %7, ikinci Altı Ayda %7 zam
2019 yılı için: 1 Ocak 2019’den geçerli olmak üzere Taban Aylığa 75 TL Net zam
Aylık, Taban Aylık ve Yan Ödeme katsayılarına Birinci Altı Ayda %7, ikinci Altı Ayda %7 zam,
3. Alternatif:
2018 yılı için: 1 Ocak 2018’den geçerli olmak üzere Ek Ödeme oranlarına 15 puan ilave zam ve Birinci Altı Ayda %6, ikinci Altı Ayda %6 zam,
2019 yılı için: Birinci Altı Ayda %10, ikinci Altı Ayda %8 zam,
şeklinde üç teklifimiz var. Bu tekliflerin en düşük memur maaşına etkisi şu şekilde gerçekleşecek.
Toplu Sözleşme masasının gündemini oluşturacak tekliflerimizi birazdan Devlet Personel Başkanlığı’na sunacağız.
Türkiye’nin en büyük emek hareketi ve toplu sözleşme masasının yetkilisi Memur-Sen olarak; kamu görevlilerinin beklentilerini karşılayacak, “Büyük Türkiye” söylemiyle uyumlu olacak tekliflerle masada olacağız.
Biz Memur-Sen olarak; Toplu sözleşmenin ana unsurunun rakamlar değil kamu hizmeti sunan insanlar olduğu yaklaşımıyla hareket ediyoruz.
Bu yönüyle, toplu sözleşme masasına maliyet, külfet ya da bütçe yükü gibi kavramlar üzerinden anlam yüklenmesini reddettik.
Toplu sözleşmeyi, hem süreç hem de sonuç noktasında adalet, hakkaniyet ve nesafet kavramları üzerinden temellendirdik.
Bu çerçevede, dört işleme ve hesap makinesine ayarlı değil adil işlere, izan ve insaf akidesine dayalı bir toplu sözleşme süreci hedefliyoruz.
Kamu İşvereninin ve siyasi iradenin, bütçe disiplini, mali imkanlar, cimriliğe odaklı hesaplar üzerinden şekillenmiş bir stratejiyle masaya gelmesini doğru bulmayız.
Memur-Sen olarak bizim de paydaşı olduğumuz “Büyük Türkiye” iradesinin, “Büyüyen Türkiye” deklaresinin bütününe yansıdığı, hükümlerine yansıtıldığı bir toplu sözleşme metni için masada ter akıtacağız. Kamu İşverenin de aynı hedef ve hassasiyetle, tekliflerle masaya gelmesi gerekiyor.
Siyasi iradenin ve Kamu İşverenin bize sunacağı teklifler kamu görevlilerini ve bizleri gücendirmemeli, germemeli, Aksine, Türkiye’nin 2023 vizyonu noktasında güven vermeli, inandırıcılığı beslemeli.
Geçmiş dönem toplu sözleşme ve toplu görüşme süreçlerinde karşılaştığımız, teklif vermekten uzak duran, ısrarla teklif sunmaktan kaçınan Kamu İşvereni fotoğrafıyla bu dönem karşılaşmak istemiyoruz.
Her yıl bütçe hazırlayan siyasi iradenin, kamu görevlilerinin haklarıyla ilgili olarak iki yıllık süre içerisinde teklif hazırlığı yapmaması doğru da inandırıcı da değil.
Üç yılı kapsayan orta vadeli mali plan ve programlar hazırlayan iradenin, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını, özlük haklarını konu edinen teklif hazırlamakta yetersiz kaldığını, isteksiz olduğunu düşünmek istemiyoruz.
Memur-Sen olarak, görüşmelerin başlamasından bir hafta önce tekliflerimizi bugün itibariyle Kamu İşverenine sunuyoruz. 1 Ağustos’taki ilk oturumda, Kamu İşvereninin de tekliflerini bize sunmasını bekliyoruz.
Memur-Sen olarak, toplu sözleşmeye dair genel ve değişmez hedefimiz nettir. Kamu görevlilerinin hakkını eksiksiz almak, beklentilerini kazanıma dönüştürmek, mevcuttaki sorunlarını çözmektir.
İnsan onuruna, insanca yaşamaya uygun mali ve sosyal hakları, imkanları kamu görevlilerinin kazanım hanesine eklemektir. Saygın iş anlayışına uygun çalışma şartlarını, özlük ve sosyal güvenlik haklarını kamu görevlilerine temin etmektir.
Bu genel bakış kapsamında 4. Dönem Toplu Sözleşme’de hedefimiz; kamu görevlilerinin ve emeklilerinin maaşlarının, aylıklarının, ücretlerinin, ödeneklerinin hak ettikleri düzeyde ve adil paylaşım perspektifiyle arttırılmasıdır.
Toplu Sözleşmeyi, mevcuttaki mali imkanların, sosyal yardımların, özlük haklarının arttırılması, mevcuttaki çalışma şartlarının iyileştirilmesi, hali hazırdaki demokratik ve soysal haklarının korunması/geliştirilmesi sınırlılığında görmüyoruz.
Yeni hakların, yeni mali ve sosyal yardım imkanlarının hayata geçirilmesine, kamu görevlilerine mevcutta olmayan demokratik ve sosyal hakların verilmesine yönelik eşitler arası bir pazarlık ve uzlaşma zemini olarak da görüyoruz.
Geçmiş dönemde imzamızın bulunduğu toplu görüşme ve toplu sözleşme metinleri, bu perspektifimizi teyit ediyor. En yakın örnek kamu görevlilerinin Cuma Namazı konusunda yaşadıkları mağduriyeti ortadan kaldıran 3. Dönem Toplu Sözleşmesi hükmüdür.
Milletimizin hassasiyet gösterdiği konuları, hakları kamu personel sistemine, kamu görevlilerinin hakları arasına dahil etmek için ter akıtmayı doğal sorumluluğumuz kabul ediyoruz.
Bu kapsamda, “helal gıda”, “Hac farizası izni”, “dini bayram ikramiyesi” ve benzeri konu başlıklarına 4. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerimiz arasında yer verdik.
Memur-Sen’in 4.Dönem Toplu Sözleşme tekliflerinin mali haklara ve sosyal yardımlara ilişkin tekliflerinde ise herkesin kabul ettiği, Kamu İşvereni’nin de aksini iddia edemeyeceği gerçekleri dikkate aldık.
Bu gerçekleri şöyle özetleyelim;
“İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın” değerin vücut bulduğu bir coğrafyada yaşıyoruz. Fakat, 4/C, taşeron işçiliği, sözleşmeli istihdam gibi insanca yaşamayı, insanı yaşatmayı zorlaştıran istihdam türlerini halen uyguluyoruz. Kadrosuz değil, sorunsuz istihdamın hedeflenmesini bekliyoruz. Bu kapsamdaki arkadaşlarımızı hem memur edelim hem de memnun edelim.
Hedeflenen enflasyon ile gerçekleşen enflasyon ne yazık ki eşit değil. Enflasyon farkı ödenmeyen yıl yok. Maaş artışını enflasyon değil toplu sözleşmenin tarafları belirlesin, kamu görevlileri gerçekten enflasyona ezdirilmesin.
Türkiye ekonomisi büyüyor fakat kamu görevlilerinin maaş bordrolarına bu büyüme yansımıyor. Sermayeye, finans kesimine teşvik paketleri, vergi afları çıkarılıyor. Kamu görevlilerine “mali disiplin” ve “bütçe imkanları” nazları yapılıyor. Artık, kamu görevlileri ferahlamak ve bunun için de refahtan pay almak istiyor.
Sosyal güvenlik açığı denilerek emeklilik yaşı yükseltildi fakat “maaş yitiği” olan emeklilerin maaşı olması gereken düzeye yükseltilmedi. Nüfus artış hızı düşüyor deniyor fakat eş-çocuk yardımı tutarları “teşvik” hükmünde bir düzeye çıkarılmıyor.
Kamu görevlileri, gelir vergisinin “sadık mükellefi” ve vergi uygulamasının “kadim mağduru” konumundadır. Yılın ikinci yarısındaki maaş zammını, vergiye aktarıyoruz. “Artık bi zahmet, gelir vergisinde adalet” diyoruz.
Bu gerçekleri artırabiliriz. Toplu sözleşme sürecinin ilerleyen aşamalarında bunları ifade edeceğiz. Şimdilik toplu sözleşme tekliflerimizi belirlerken kullandığımız doneleri ve uyguladığımız yöntemi, işlettiğimiz süreçleri ifade edelim.
Şüphesiz, üyelerimiz başta olmak üzere kamu görevlilerinin beklentileri, önerileri, talepleri en önemli verimiz. İşyeri ve ilçe temsillerinden, şubelere, sendikalarımızın genel merkezlerine bütün birimlerimizin sahadan topladıkları, kamu görevlilerinden aldıkları görüşleri esas aldık. Genel Merkezin bakışını değil herkesin katkısını, katılımını esas alan, tabandan tavana yönelen bir perspektifle tekliflerimizi belirledik.
Kısa, orta ve uzun vadeli enflasyon realitesi, enflasyon hedefindeki sapmalar, büyüme-maaş karşılaştırmaları, 2018 ve 2019 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Plan, mevcut bütçenin gerçekleşme verileri, ihracat-ithalat rakamları incelendi.
Döviz kuru ve faiz oranlarındaki değişimlerden, emtia fiyatlarındaki değişimlere, hem ülke hem de küresel düzleme ilişkin makro ve mikro verilerden, siyasi, diplomatik, sosyo-ekonomik gelişmelere bütün bileşenleri dikkate aldık.
Türkiye’nin mevcut kapasitesini, potansiyelini, sermayeye dönük teşvik paketlerinin maliyetini, af uygulamalarının bütçe kalemlerine etkisini, destek uygulamalarını, istisna ve muafiyetleri masaya yatırdık.
Yakın dönemde gerçekleşen kamu işçilerine yönelik toplu iş sözleşmelerine zemin oluşturan çerçeve sözleşmeyi, 15 Temmuz ihanet kalkışmasının ve öncesindeki Türkiye’ye yönelik operasyonların etkilerini, bu türden engellemelerin milletimiz üzerinde oluşturduğu birlik ve motivasyonu realize ettik.
Bütün bunlar ışığında hazırladığımız taslağı, teşkilatımızla farklı zaman aralıklarıyla inceledik, değerlendirdik. Son olarak gerçekleştirdiğimiz Genişletilmiş Başkanlar Kurulu toplantımızla 4. Dönem Toplu Sözleşme tekliflerimize, Devlet Personel Başkanlığı aracılığıyla Kamu İşvereni’ne sunmak ve kamuoyuna deklare etmek üzere nihai şeklini verdik.
Bu kapsamda, toplu sözleşme masasının yetkili Konfederasyonu Memur-Sen’in 2018 ve 2019 yıllarını kapsayan 4. Dönem Toplu Sözleşmesine ilişkin teklifleri genel hatlarıyla şu şekildedir.
1) KÜMÜLATİF OLARAK MAAŞLARA EN DÜŞÜĞÜ YILLIK %16.60 İKİ YILLIK %38.52 ORANINDA ZAM YAPILMASINI İÇEREN ÜÇ ALTERNATİFLİ TEKLİFLE ve MASADA OLACAĞIZ.
1. Alternatif: Aylık, Taban Aylık ve Yan Ödeme katsayılarına
2018 yılı için: Birinci Altı Ayda %10, ikinci Altı Ayda %6 Zam
2019 yılı için: Birinci Altı Ayda %10, ikinci Altı Ayda %8 Zam
2. Alternatif:
2018 yılı için: 1 Ocak 2018’den geçerli olmak üzere Taban Aylığa 75 TL Net zam
Aylık, Taban Aylık ve Yan Ödeme katsayılarına; Birinci Altı Ayda %7, ikinci Altı Ayda %7 zam
2019 yılı için: 1 Ocak 2019’den geçerli olmak üzere Taban Aylığa 75 TL Net zam
Aylık, Taban Aylık ve Yan Ödeme katsayılarına Birinci Altı Ayda %7, ikinci Altı Ayda %7 zam,
3. Alternatif:
2018 yılı için: 1 Ocak 2018’den geçerli olmak üzere Ek Ödeme oranlarına 15 puan ilave zam ve Birinci Altı Ayda %6, ikinci Altı Ayda %6 zam,
2019 yılı için: Birinci Altı Ayda %10, ikinci Altı Ayda %8 zam,
şeklinde üç teklifimiz var. Bu tekliflerin en düşük memur maaşına etkisi şu şekilde gerçekleşecek.
Bu çerçevede; kamu görevlilerinin maaşlarına, ORANSAL ZAM(+Taban aylık ya da ek ödeme Zammı)+REFAH PAYI+ENFLASYON FARKI formulüyle zam yapılması teklifini masaya taşıyoruz. (Yukarıda yer verilen artış oranları sadece katsayılara ilişkin yüzdelik zam ile ek ödeme puanı ya da taban aylık tutarı kapsamındaki artışlar çerçevesinde belirlenmiş olup toplu sözleşmeye yönelik diğer tekliflerle birlimkte bu oranlar daha da yükselecektir.)
2) ENFLASYON FARKININ 6 AYLIK DÖNEM SONUNDA DEĞİL GERÇEKLEŞTİĞİ AYDAN İTİBAREN YANSITILMASINI İSTİYORUZ.
3) KAMU GÖREVLİLERİNE BÜYÜME ORANININ %50’Sİ ORANINDA REFAH PAYI VERİLSİN TEKLİFİNİ MASAYA TAYIŞORUZ. Kamu görevlilerinin maaşlarına, 01.01.2018’den itibaren 2017 yılda gerçekleşen büyümenin yarısı, 01.01.2019’dan itibaren 2018 yılında gerçekleşen büyümenin yarısı oranında refah payı kaynaklı ek zam yapılmasını isteyeceğiz.
4) GELİR VERGİSİ ORANINDAKİ ARTIŞA DAYALI MAAŞ KAYBININ TELAFİSİNİ İSTİYORUZ.
Kamu görevlilerinin %15 vergi diliminin üstünden alınan gelir vergisi tutarlarının kamu işvereni tarafından tazmin edilmesini sağlayacak formülle, vergi mağduriyetine son verecek kazanım üretmeyi hedefliyoruz.
5- KIDEM AYLIĞI GÖSTERGE RAKAMININ 5 KATI ARTIRILMASINI İSTİYORUZ.
Kıdem aylığı gösterge rakamının 5 kat artırılarak 20’den 100’e çıkarılmasını masaya taşıyacağız. Halen 2.05 TL olan bir yıllık kıdem aylığının 10,27 TL ye çıkması yanında kıdem aylığındaki 25 yıl sınırlamasının kaldırılmasını teklif ediyoruz.
6- YAN ÖDEME KATSAYISININ VE GÖSTERGE RAKAMLARININ %50 ARTIRIMLI UYGULANMASINI İSTİYORUZ.
Mevcuttaki yan ödeme katsayısı ile yan ödeme gösterge rakamlarının % 50 artırımlı ödenmesini teklif ediyoruz. Bu teklifle, bütün kamu görevlilerinin mevcuttaki yan ödeme tutarları (oransal zamlar hariç olmak üzere) %50 oranında artmış olacak. Örneğin öğretmen için mevcutta 24,42 TL olan yan ödeme tutarının Ocak 2018 itibarıyla 36,64 TL’ye yükselecek.
7- TOPLU SÖZLEŞME İKRAMİYESİNİN 77 TL’DEN 102 TL’ye YÜKSELTİLMESİNİ VE YETKİLİ SENDİKALARIN ÜYELERİNE BİR KAT ARTIRIMLI (204 TL) ÖDENMESİNİ TEKLİF EDİYORUZ.
8- EŞ YARDIMININ 219 TL’DEN İÇİN 410 TL’YE, ÇOCUK YARDIMININ 102 TL’YE YÜKSELHSLKDLS TEKLİFİNİ MASAYA TAŞIYORUZ.
9- KAMU GÖREVLİLERİNE İLAVE DOĞUM YARDIMI ÖDENEĞİ VERİLMELİ DİYORUZ
Kamu görevlilerine, 633 sayılı KHK’nın ek 4 üncü maddesi kapsamında ödenecek tutara ilave olarak 10.000 gösterge rakamı üzerinden 1.027-TL doğum yardımı ödeneği ödensin istiyoruz.
10- ÖLÜM YARDIMI ÖDENEĞİNDE ARTIŞ İSTİYORUZ
Kamu görevlilerinin yararlandığı 1.951 TL ölüm yardımı’nın 3.902 TL’ye, eş ve çocuklarının ölümü halinde ödenen 975 TL ölüm yardımının 1.951 TL’ye yükseltilmesini teklif ediyoruz.
11- KREŞ YARDIMI ÖDENEĞİ’NİN HAYATA GEÇİRİLMESİNİ VE 426 TL OLARAK ÖDEMESİNİ İSTİYORUZ.
Kamu görevlilerine 0-6 yaş arasındaki çocukları için 426 TL kreş yardımı ödenmesini, kamu kurum ve kuruluşlarında kreş ve gündüz bakımevi açılmasının özendirilmesini masaya taşıyacağız.
12- KAMU GÖREVLİLERİNE 4.878 TL TUTARINDA EVLENME YARDIMI ÖDENEĞİ VERİLMESİ TEKLİF EDİYORUZ.
13- SERVİS HİZMETİNİN BÜTÜN MERKEZ TEŞKİLATLARINDA SUNULMASINI VE SUNULAMADIĞI HALLERDE ÜCRETSİZ TOPLU TAŞIMA KARTI YA DA ULAŞIM ÜCRETİ ÖDENMESİNİ İSTİYORUZ.
14- KAMU YEMEKHANELERİNDE VE KAMUYA YEMEK HİZMETİ ALIMLARINDA “HELAL GIDA SERTİFİKASI” ŞARTI UYGULANSIN, KAMU GÖREVLİLERİNİN YEMEK ÜCRETLERİNDE ARTIŞ YAPILMASIN İSTİYORUZ.
15- KAMU GÖREVLİLERİNE; 2018YILI İÇİN 200 TL, 2019 YILI İÇİN 300 TL NAKDİ GİYECEK YARDIMI YAPILSIN. GİYECEK YARDIMINDAN İSTİHDAM TÜRÜNE BAKILMAKSIZIN BÜTÜN KAMU GÖREVLİLERİNİN YARARLANMASINI İSTİYORUZ.
16- KAMU GÖREVLİLERİNE RAMAZAN VE KURBAN BAYRAMLARINDA DİNİ BAYRAM İKRAMİYESİ OLARAK 1.915 TL ÖDENSİN TEKLİFİNİ MASAYA TAŞIYORUZ.
17- SOSYAL YARDIMLARIN AYLIKSIZ İZİN DÖNEMİNDE DE ÖDENMESİNİ TEKLİF EDİYORUZ
Aylıksız izne ayrılan kamu görevlilerine sosyal yardımların ödenmesine devam edilmesi teklifini masaya taşıyoruz.
18- KILIK-KIYAFETE İLİŞKİN SINIRLAMALARIN SONA ERDİRİLMESİNİ İSTİYORUZ.
19- FAZLA ÇALIŞMA ÜCRETLERİNDEKİ MEVCUTTUTARLARIN %100 ARTIRILMASINI İSTİYORUZ.
20- BÜTÜN KAMU GÖREVLİLERİNİN EK ÖDEMELERİNİN 5 PUAN( 50 TL), BAZI KAMU GÖREVLİLERİNİN EK ÖDEMELERİNİN İLAVE 5-12 PUAN (50TL-120TL ) ARTIRILMASINI TEKLİF EDİYORUZ.
21- KAMU GÖREVLİLERİNİN EMEKLİ MAAŞLARINDA EN DÜŞÜK 475 TL VE EMEKLİ İKRAMİYELERİNDE EN DÜŞÜK 19.000 TL ARTIŞ YAPILMASINI SAĞLAYACAK ŞEKİLDE ÖZEL HİZMET TAZMİNATI YANSITMA ORANLARININ ARTIRILMASINI İSTİYORUZ.
22- KAMU GÖREVLİLERİNİN ÖĞRENİM DURUMLARI İTİBARİYLEYÜKSELEBİLECEKLERİ DERECELERE YÜKSELMESİNE ENGEL OLAN YASAL VE İDARİ DÜZENLEMELERDEKİ SINIRLAMALARIN KALDIRILMASINI İSTİYORUZ.
23- HARCIRAH KANUNU KAPSAMINDA ÖDENEN GÜNDELİK VE ARAZİ TAZMİNATI TUTARLARININ YÜKSELTİLMESİNİ İSTİYORUZ.
Mevcut Durum | TEKLİFİMİZ |
GÜNDELİKLER
Bütçe Kanununa göre ek gösterge, derece ve kademe itibariyle farklı olmak kaydıyla en az 34,18 – en fazla 45,92 |
2018 yılı için: 55 TL – 95 TL
2019 yılı için: 60 TL – 105 TL |
ARAZİ TAZMİNATI
Derece ve kademe itibariyle en az 13,35 – en fazla 13,88 |
2018 yılı için 22 TL
2019 yılı için 25 TL Arazi Üzerinde Çalışanlara 6245 sayılı Kanunun 50 nci maddesi kapsamında ödenen tazminat (6245 S.K 50 nci maddenin 1, 2, 3, 4 ve 5 inci bentlerinde yer alan personel) |
24- SÖZLEŞMELİ VE GEÇİCİ PERSONEL STATÜSÜNDEKİ KAMU GÖREVLİLERİNİN MEMUR KADROSUNA GEÇİRİLMESİ VE KADROLU İSTİHDAM EDİLMEİ NOKTASINDAKİ ISRARIMIZI TEKLİF OLARAK MASAYA TAŞIYORUZ.
25. KAMU GÖREVLİLERİNE GÖREV SÜRELERİ BOYUNCA BİR DEFA KULLANILMAK ÜZERE “HAC İZNİ” VERİLMESİNİ İSTİYORUZ.
Tekliflearimiz genel hatlarıyla bu şekilde. Fakat, toplu sözleşme tekliflerimizin bütünü incelendiğinde görülecektir ki mali ve sosyal haklar ile sosyal yardımlar noktasında bir çok farklı konuya toplu sözleşme tekliflerimiz arasında yer verilmiştir. Bu yönüyle, aylıklara ilişki katsayılar üzerinden, ek ödeme ve taban aylığı üzerinden yapılacak artışlara ilave olarak; diğer mali haklar ile sosyal yardımlar ve bu tekliflerimiz arasında yer verdiğimiz yeni mali ve sosyal haklar bir arada değerlendirildiğinde tekliflerin başında yer verdiğimiz maaş tutarları ve zam oranları daha da artacaktır.
Bu vesileyle önümüzdeki hafta başlayacak olan 4. Dönem Toplu Sözleşme sürecinin kamu görevlilerimize, kamu görevlileri sendikacılığına, ülkemize ve bütün milletimize hayırlı olmasını, hayırlar ve kazanımlar getirmesini temenni ediyorum.
BENZER HABERLER