Son Dakika
Psikiyatrist Prof. Dr Özkan Pektaş ve Uzman Klinik Psikolog Esra Dalmaz, hayatımızı esir alan son zamanların popüler aplikasyonları ile ilgili sorularımızı yanıtladı…
Foursquare isimli internet uygulamasında sürekli yer bildirimi yaparak bulunduğu yeri işaretlemek, evlere ‘…’nın malikanesi’, ‘…’s residence’ gibi isimler takmak neyin göstergesi?
Bu durum; toplumsal bir hareketin kişisel parçası. Herkes gittiği yer ile ilgili olumlu ya da olumsuz eleştirisini belirtir ve toplum bundan faydalanır. Çünkü Foursquare‘dan yorumlara, fotoğraflara bakarak mekan tercihi yapmak güzel bir şey. Evlerimiz bizim kalelerimizdir. ‘Evim güzel evim’ anlayışından yola çıkarak hepimiz esprili bir dille kendi evimizi malikane, yalı veya rezidans olarak gördüğümüzü çevremizdekilere belirtmek isteyebiliriz. Bu şekilde evleri işaretlemek bu yüzdendir diye düşünüyorum.
SORUMLULUKLARINI AKSATMAMALI
İnternette insanlar sürekli sofralarının ve yediklerinin de fotoğraflarını paylaşıyorlar. Sürekli olarak bunları paylaşmaları normal bir durum mu?
Bu tarz uygulamalar bir akım ve moda olarak önümüze geliyor. Yediğin yemeği paylaşmak eskiden ayıp ya da görgüsüzlük sayılabilirken, şu anda bir akım öncülüğünde estetik bir hal almaya başladı. Eğer bu durum kişinin arkadaş, aile ve iş ilişkilerini ve sorumluluklarını aksatacak düzeye geldiyse, o zaman normal olmayan bir duruma gelmiş demektir.
ÖZENTİLİK OLABİLİR
Kişilerin o mekanlarda olmadıkları halde sahte yer bildirimi yapmaları, bir bakıma yalan söylemeleri hakkındaki görüşleriniz nelerdir?
Kimi bunu ‘heves’ olarak adlandırırken kimi ‘özentilik’ olarak adlandırabilir. Gerçek ise kişinin kendini üst katmanda görmek istemesidir. Foursquare sayesinde en ünlü mekanlarda, sanki oradaymış gibi sahte yer bildirimi yapabiliriz. Özellikle başkaları için yaşayan insanlar ve mutsuz olanlar; çevresindekilerin onu dışlayacağını düşünmek yerine ona gıpta ettiklerini düşünmeyi tercih eder. Asıl neden; kişinin sosyal çevresi içinde daha kabul edilebilir, daha saygın görünmek adına sahte yer bildirimi yapmasıdır. Bunun da daha lüks bir yaşam yaşadığını göstermek adına söylediği ufak tefek yalanlardan, böbürlenmelerden ve övünmelerden pek bir farkı yoktur.
KADINLAR DA BAĞIMLI OLDU
Uygulamalar ile kadınlar mı yoksa erkekler mi daha çok meşgul?
İnternet ve bilgisayar bağımlılığında erkekler bir tık öndeyken, sosyal medya uygulamaları erkekler kadar kadınları da meşgul ediyor.
Bir insan hayatını neden bu kadar göz önünde yaşamak ister, bu neyin belirtisidir?
Bazısı yaşayamadığı hayatı öyle yaşıyor gibi göstererek, bazısı ise gerçekten yaşadığı hayatını herkesin görmesini sağlayarak bir tatmin duygusu yaşar. Yani insanlar eksik hissettikleri yönlerini tatmin etme ihtiyacı doğrultusunda sosyal medyayı kullanıyorlar.
Gittiğimiz mekanlarda video paylaşmaktan ‘anı yaşamayı’ unuttuk. Bunun önüne nasıl geçebiliriz?
‘Bütün sosyal ağları, fotoğraf çekimini içeren telefonumuz aslında neyin yerine geçiyor? Benim o resmi koymamın anlamı ne?’ Öncelikle bunu bilmeliyiz. Bu iletişim araçları hangi eksiğimizi dolduruyorsa, o alanlarda sanal olmayan yoldan bu eksikleri doldurmaya çalışmalıyız.
SOSYAL MEDYA ORUCU TUTULMALI
Sosyal medya bağımlısı bu kişiler nasıl tedavi edilebilirler?
Bir kişiye sosyal medya bağımlısı olduğunu anlatmak ve kişinin bunu kabul etmesi çok zordur. Sosyal medya bağımlılığı aynı zamanda sosyal izolasyona neden olur. Aile içi iletişimin azalması, kişinin sorumluluklarını yerine getirememesi, iş yeri ve okul performansının düşmesi, uyku bozukluğu, sosyal medyaya girilmeyen bir hayatın çok sıkıcı ve boş gelmesiyle kendini gösteren bir bağımlılıktır. Tedavisi internet bağımlılığı süreci gibi işler. Hastanın günlük internet kullanım saatlerini değiştirmek, telefonda interneti kapatmasını hatırlatmak, haftalık sosyal medya kullanımı çizelgeleri yapıp bunları kaydetmek, internet ve sosyal medya orucuna girmek, küçük hafıza kartlarına sosyal medyanın zararlarını ve faydalarını yazmak, destek grupları ya da aile terapisi gibi yöntemler uygulanır.
Kaynak: Sabah
BENZER HABERLER