Türkiye’nin son 11 yılda gösterdiği ekonomik performans gelir düzeyi yüksek tüketicilerin geleceğe güvenini artırdı. İşsiz kalma tehlikesini aklından çıkaran 3 bin ile 5 bin arası gelire sahip çalışanlar ile geliri 5 bin liranın üzerinde olanlar her yıl artan oranda kredi aldı. Geliri 5 bin lira ve üzeri olan 523 bin 684 kişi 2011 Ocak-Haziran döneminde 16 milyar 999 milyon lira kredi kullanırken bu rakam 2012’nin aynı döneminde 681 bin 458 kişi ve 18 milyar 178 milyon liraya ulaştı. İstikrarın olduğunun ispatı ise 2013 yılındaki verilerle daha da belirginleşti.
Patlama yaşandı
2013 ve 2015 arasında yerel seçimler, cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlerin Bu yılın ilk 6 ayında 805 bin 324 kişi bankaların kapısını çalarak 24 milyar liralık kredi aldı. Bu veriler geçen hafta açıklanan orta vadeli planda Türkiye’nin yüzde 4 büyüme hedefinin de tutacağını gösteriyor. Uzmanlar iç tüketime dayalı ekonomik büyümenin bireysel tüketici kredileriyle sağlanacağını vurguluyor. Dünyada daralma
yaşanırken ABD’de ve Avrupa’da küçülme senaryoları bulunduğuna dikkat çeken bankacılık uzmanları, rakamların orta ve üst gelir grubunun Türkiye’deki büyümeye olan inançlarından yükseldiğini ifade ediyor.
En çok konut alıyorlar
Yüksek gelir grubunun çektiği bireysel krediler daha çok emlak yatırımına yönlendi. Maaşına güvenen kişilerin çoğunluğu ikinci evini satın aldı. Bir kısmının ise çekilen krediyi oturum amaçlı daha iyi bir eve yatırdığı gözlendi. Pazarın yüzde 90’ının 10 büyük bankanın elinde olduğu konut kredilerinin toplam banka kredilerinden aldığı pay ise yüzde 44,27’yi yakaladı. Konut kredilerinin kullandırılmaya başlandığı dönemden bu yana 3,5 milyondan fazla kişi konut kredisi kullanarak ev sahibi oldu.
En çok 5 yıllık çekiyorlar
Yüksek gelir grubunun çektiği bireysel kredilerde vadelerin daha az olduğu gözleniyor. Çekilen krediler daha çok 5 yılda geri ödenebiliyor. Bankacılık uzmanları, Türkiye’de en yüksek gelire sahip ilk yüzde 20’lik dilimde yer alan hane grubunun konut kredisi alabilecek tasarruf fazlasına sahip olduğunu söylüyor. İkinci ve üçüncü gelir gruplarındaki hanelerin tasarruf fazlasının ise 120 ay ve daha uzun vadeli konut kredisi ödemeye yeterli olmadığına vurgu yapılıyor.
Parası olan da kredi çekiyor
Akbank Bireysel Bankacılıktan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Galip Tözge, bankadaki varlığı 100 bin lira ve üzerinde olan kişilerin de konut kredilerine önemli oranda ilgi gösterdiğini söyledi. Tözge; “Bu kesimin konut kredilerindeki payı yüzde 45’i buluyor. Mevcut varlığı yerine krediyle konut almayı daha çok tercih ediyorlar. Böylece varlıklarını yüksek getiri sağlayan diğer yatırım araçlarında değerlendiriyorlar” dedi.
İyi bir tasarruf aracı
Bankacılar bireysel kredilerin tamamen borç olarak görülmemesi gerektiğine işaret ediyor. Çekilen kredinin gayrimenkul gibi farklı bir yatırım aracına kaydığına değinen bireysel bankacılık uzmanları, ilk etapta kredinin borç olarak haneye yazıldığını, ancak vade bitiminde elde edilen gayrimenkulün tasarruf hanesine kaydedildiğini dile getiriyor.
Emine AÇAR – BUGÜN GAZETESİ