İşte 81 İlin Patent ve Marka Haritası!

Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından açıklanan 2021 yılı Türkiye marka ve patent başvuru verilerinin analizini yapan Destek Patent, 2021 yılında 79 bin 608 marka ve 3 bin 582 patent başvurusu ile rekorun İstanbul’da olduğunu açıkladı.

İstanbul’dan sonra en çok marka ve patent başvurusu Ankara ve İzmir’den geldi. Yerli patent başvurularında, tıbbi ve cerrahi teçhizat ile ortopedik araçların imalatı en çok başvuru yapılan alan olurken, yerli patent başvurularının yüzde 11’i üniversiteler tarafından yapıldı. 2021 yılında Türk Patent ve Marka Kurumu’na 8 bin 439 patent, 4 bin 418 faydalı model, 176 bin 493 marka ve 59 bin 247 tasarım olmak üzere toplam 248 bin 597 yerli sınai mülkiyet başvurusu yapıldı.

Yerli patent başvurularında yüzde 3, faydalı model başvurularında yüzde 24, marka başvurularında yüzde 13 ve tasarım başvurularında yüzde 41 artış gerçekleşti.

Tescil sayılarına bakıldığında ise 3 bin 342 yerli patent tescil sayısı ile yüzde 51 artış yaşanırken, yerli faydalı model tescil sayısı 2 bin 513’e çıkarak yüzde 120 artış gösterdi. Yerli marka tescil sayısı yüzde 33 yükselişle 114 bin 242’ye ulaşırken, yüzde 16 artan yerli tasarım tescil sayısı 44 bin 278’e ulaştı.

2021 Türkiye Patent Başvuru Haritası

Bursa 4, Antalya 5. oldu

TÜRKPATENT’in açıkladığı 2021 yılı verilerine göre; Türkiye’de 2021 yılında en çok yerli marka başvurusu yapılan iller arasında; İstanbul 79 bin 608 başvuru ile birinci oldu. 14 bin 881 başvuru ile Ankara 2. sırada yer alırken, 11 bin 314 başvuru ile en çok marka başvurusu yapan 3. il ise İzmir oldu. İzmir’i, 7 bin 896 başvuru ile Bursa izledi. 5 bin 697 marka başvurusu yapan Antalya ise, Türkiye’de 2021 yılında en çok marka başvurusu yapan 5. il oldu.

Türkiye’de 2021 yılında en çok yerli patent başvurusu yapan iller arasında, 3 bin 582 başvuru ile İstanbul birinci oldu. İstanbul’u 1.117 başvuru ile Ankara izlerken, 471 patent başvurusu ile İzmir 3. sıraya yerleşti. İzmir’i 450 başvuru ile Bursa takip ederken, 197 patent başvurusu ile Kocaeli, 2021 yılında en çok patent başvurusu yapan 5. il oldu.

Tıbbi ve cerrahi teçhizat

2021 yılında en çok yerli patent başvurusu tıbbi ve cerrahi teçhizat ile ortopedik araçların imalatı alanında yapıldı. Açıklanan verilere göre 609 başvuru ile tıbbi ve cerrahi teçhizat ve ortopedik araçların imalatı en çok yerli patent başvurusu yapılan alan olurken, bu alanı 534 başvuruyla büro makineleri ve bilgisayar imalatı takip etti.

Başka yerde sınıfl andırılmamış ev aletleri imalatı 523 başvuru ile en çok yerli patent başvurusu yapılan 3. alan olurken, 483 başvuruyla motorlu kara taşıtı, römork ve yarı römork imalatı 4. sırada yer aldı. 469 başvuruyla eczacılık ürünlerinin, tıbbi kimyasalların ve botanik ürünlerinin imalatı ise en çok yerli patent başvurusu yapılan 5. alan oldu.

Yüzde 11’i üniversitelere ait

2021 yılında yerli patent başvurularının 1.534’ünü oluşturan ilk 10 kuruluş toplam yerli patent başvurularının yüzde 18’ini oluştururken yerli patent başvurusunda bulunan ilk 50 kuruluş arasında 19 üniversite de yer aldı. Açıklanan verilere göre yerli patent başvurularının yüzde 11’i üniversiteler tarafından yapıldı.

“Sadece iş dünyasının ya da mühendislerin değil gecinden yaşlısına kamunun bilinçlenmesi gerekiyor”

Destek Patent Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Yamankaradeniz, 2021 yılı değerlendirmesinde şunları söyledi:

“2021 verilerine baktığımızda, geçtiğimiz yıllara oranla marka ve patent başvurularında artış olduğunu görüyoruz. Bu da kurumlarımızın yaratıcılığı ve ülkemizin kalkınması açısından büyük önem taşıyor. Daha ileri seviyeler için kilit noktanın eğitimden geçtiğine inanıyoruz. Sadece iş dünyasının ya da mühendislerin değil, genel olarak gencinden yaşlısına kamunun bilinçlenmesi gerekiyor. Bu konuda da hem bizim gibi kurumlara, hem sanayiye hem de eğitim kurumlarına önemli sorumluluklar düşüyor. Sınai haklar bilincinin genç yaşlarda oturtulması gerektiğine olan inancımızla 2019 yılında ‘Fikrine Sahip Çık’ projemizi başlattık. Bu proje kapsamında ortaokul ve lise çağından başlayarak öğrencilere, girişimcilere, KOBİ’lere, teknoloji transfer ofislerine, sektörel vakıf ve derneklerin üyelerine ücretsiz eğitimler veriyoruz. Bu tip çalışmaların yanı sıra elbette üniversitelerde ve Ar-Ge merkezlerinde firmaların farklı ürünlerle sektörünün ihtiyacı olan çalışmalar yapması, üniversitelerde Ar-Ge bütçelerinin artırılması gerekiyor. Akademi-sanayi iş birlikleri çoğalmalı, TÜBİTAK’tan alınacak maddi desteklerle yapılan çalışmalar, daha çok patent ve faydalı model başvurusuna dönüşmeli. Ancak bu şekilde çalışmaların bütünleşmesi ile ülkemizin küresel rekabette başarılı olabilmesi ve dünya ticaretinde yüksek paylar elde edebilmesi mümkün olacaktır.”