Türkiye, Altyapıda Önemli Sıkıntılarla Karşı Karşıya

Çevre Mühendisleri Odası’nın (TMMOB ÇMO), Milliyet’e yaptığı açıklamaya göre Türkiye, altyapıda önemli sıkıntılarla karşı karşıya…

Yerel seçimlere politik tartışmaların gölgesinde giren Türkiye’nin, altyapıda önemli sıkıntılarla karşı karşıya kaldığı ortaya çıktı. Çevre Mühendisleri Odası’nın (TMMOB ÇMO), Milliyet’e açıkladığı verilere göre toplam Türkiye nüfusunun yarıdan fazlasının içme suları arıtılmazken, Ankara’ya bağlı 4 ilçe de dahil, toplam 41 ilçede içme sularını arıtacak bir tesis ve kanalizasyon sistemi yok. Nevşehir’in turistik ilçesi Avanos başta olmak üzere pek çok ilçe ve beldede de ne kanalizasyon ve ne de arıtma tesisi var. ÇMO Başkanı Baran Bozoğlu, “Ülkemizdeki nüfusun yüzde 17’sine içme ve kullanma suyu hizmeti sağlanamıyor. Toplam nüfusun yarısından fazlasının (yüzde 53) kullandığı içme ve kullanma suyu arıtılmıyor” dedi. Toplam 2 bin 950 belediyeden yalnızca 536’sında atık su arıtma tesislerinden yararlanıldığına vurgu yapan Bozoğlu, “Geriye kalan 2 bin 414 belediye atık sularını arıtmadan doğaya veriyor” diye konuştu.

ÇMO Başkanı Baran Bozoğlu, Ankara’nın bir çok ilçe ve beldesinde kanalizasyon ve arıtma tesisi bulunmadığını belirtti.

Suyun yüzde 96’sı arıtılmıyor

2012 TÜİK verilerine göre, içme ve kullanma suyu arıtma tesisi ile hizmet verilen nüfusun, toplam nüfusa oranının yüzde 47 olduğunu ifade eden ÇMO Başkanı Baran Bozoğlu, “Bu da demektir ki, toplam nüfusun yarısından fazlasının (yüzde 53) kullandığı içme ve kullanma suyu arıtılmıyor. Türkiye’de sadece 258 adet içme suyu arıtma tesisi mevcut. Hali hazırda 2 bin 950 belediye olduğunu ve bunların yalnızca 411’inin bu hizmetten yararlanabildiği düşünülecek olursa, nüfusun yüzde 47’si ileri teknolojiyle arıtılmış su kullanma şansına sahip diyebiliriz. Acı bir gerçek, ama tükettiğimiz suyun yalnızca yüzde 4’ü ileri arıtma sistemleri ile temizleniyor” dedi.

Yüzde 17’nin içme suyu yok!

ÇMO Başkanı Baran Bozoğlu, “2012 TÜİK rakamları incelendiğinde, 2010’dan ileriye gidilemediği, aksine geriye doğru bir gidiş olduğu görülüyor. İçme ve kullanma suyu şebekesi ile hizmet verilen nüfusun belediye nüfusu içindeki oranı 2010’da yüzde 99 iken 2012’de bu oran yüzde 98’e gerilemiş. İçme ve kullanma suyu şebekesi ile hizmet verilen nüfusun genel nüfusa oranı ise yüzde 83. Yani ülkemizdeki nüfusun yüzde 17’sine içme ve kullanma suyu hizmeti sağlanamıyor” dedi.

Belediyeler doğayı kirletiyor

Ülke nüfusunun yüzde 22’sine kanalizasyon hizmeti verilmediğine de değinen Baran Bozoğlu, atık suların bazı bölgelerde foseptik çukurlarında toplandığını, bazı yerlerde ise bunun bile yapılmadan, uygun olmayan koşularda yalnızca konutlardan uzaklaştırıldığını anlattı.

Toplam 2 bin 950 belediyeden yalnızca 536’sında atık su arıtma tesislerinden yararlanıldığına vurgu yapan Bozoğlu, şöyle devam etti:

“Geriye kalan 2 bin 414 belediye atık sularını arıtmadan doğaya veriyor. Yani nüfusumuzun yarıya yakın (yüzde 42’si) atık suyu, arıtılmadan doğrudan doğaya veriliyor. Arıtılmayan bu sular ekolojik dengeyi altüst ettiği gibi su döngüsünde problemler yaratarak, temiz su kaynaklarımızı da yok ediyor. Çünkü atık sularımız doğrudan derelere deşarj ediliyor. Ayrıca, arıtılmadan deşarj edilen sular orta vadede ciddi maliyetler de yaratıyor.

Verdiğimiz vergiler, su faturalarındaki ödentiler bu hizmetlerin sunulması içindir.”

Kaynak: Milliyet